Salda Gölü Duyurular

Salda Gölü ve çevresinin korunması çalışmaları Sn.Emine Erdoğan’ın da yakın ilgisi ve önerileriyle Bakanlığımızca üst düzeydeki çevre hassasiyetiyle yürütülmektedir.

Bakanlığımızca çevre konularında önemli çalışmalar yapan STK’lar, önemli basın mensupları ve akademik üyelerin de bulunduğu Çevre ve Tabiat Kurulu kurulmuş olup, 21.04.2020 ve 06.07.2020 tarihlerinde toplantılarını gerçekleştirmiştir. Çevre ve Tabiat Kurulunun önerileri ve Sn. Bakanımızın talimatı ile Salda Gölü Çevre Koruma ve Düzenleme projesinde revizyon gerçekleştirilmiş koruma tedbirleri artırılmıştır. Bu kapsamda;

-Alanda STK’lar ve WWF katkılarıyla, konusunda uzman akedemisyenlerle beraber biyolog, sosyolog, ornitolog, hidrolog, jeolog gibi meslek guruplarından uzmanlarla, Uluslararası Doğayı Koruma Birliği (IUCN) tarafından koruma altına alınan kritik türlere ev sahipliği yapmakta olan türlerin belirlenmesi amacıyla Biyoçeşitlilik çalışmaları, sosyoekonomik analiz ve taşıma kapasitesinin belirlenmesi çalışmaları başlatılmıştır.

-Sn. Bakanımız Murat Kurum’un da açıkladığı üzere; bilimsel çalışma kurulunun tavsiye kararı doğrultusunda alanda öncelikli acil önlem olarak, Salda Gölü’nün stromatolit oluşumuna neden olan jeobiyokimyasal sürecin devam ettiği etkisi veren Beyaz Adalar bölgesinde, 15 Ekim itibariyle suya girme yasağı getirilmiştir.

-Salda Gölü kıyısında sigara içilmeyen dumansız hava sahası oluşturulmuştur.
-Alanın kontrolü için 7/24 kamera sistemi kurulmuştur. Titizlikle inceleme yapılmaktadır.
-2018 yılında araçlar göl kıyısına kadar girmekte ve doğal dokuya zarar vermekteyken araçların girişi ahşap bariyerler yapılarak engellenmiş ve kumsal korunmuştur.
-Alanda kontrolsüz ve plansız kullanımlar engellenmiş, mevzuata aykırı yapılaşmalar kaldırılarak görüntü kirliliği temizlenmiştir
-Çöp konteynırları konularak, çöp toplama araçları alınmış atık yönetimi oluşturulmuştur. Atıksuların toplanmasını sağlamak amacıyla vidanjörler alınmıştır.
-İhtiyaç birimleri tamamen ahşap sökülüp takılabilir nitelikte doğayla uyumlu malzemelerden tasarlanmıştır.
-Alanın otopark ihtiyacı, 2 km uzaklıkta sit alanı dışında, bir alanda çözümlenmiştir.
-Yapılan çalışmalar ve alınan tedbirler neticesinde Salda Gölü su kalitesi iyileştirilmiştir.
-Salda Gölü çevresinde ziyaretçilerin kullanımı için göl ve çevresinin gözlemlenebileceği seyir terasları yapımına başlanmıştır.

Salda Gölü’ne ilişkin çalışmalar; Bakanlığımızca daha da sıkı tedbirler alınarak Salda Gölü’nün korunmaya devam edileceği kamuoyuna saygıyla duyurulur.

”Basmaya Kıyamadığımız Güzelliğe Bunu Yaptılar”

Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum da konuyla ilgili Hürriyet’ten Gülistan Alagöz’e konuştu. “O görüntü tüm millet gibi beni de yaraladı. Burada doğal güzelliğimizi korumak isterken, bu kadar hassas davranırken bu hatalara izin vermeyiz” dedi.

Söz konusu hatada payı olan tüm kişi ve kurumların cezalandırıldığını belirten Kurum, “Biz yola Salda’yı korumak, yaşatmak için çıktık. Proje geliştirme sürecinde beyaz kumlara basmaya kıyamadık, parmak ucuyla yürüdük. Bizim basmaya kıyamadığımız bu güzelliğe zarar verilmesi kabul edilemez. Bundan sonra da aynı titizlikle çalışacağız. Bundan kimsenin şüphesi olmasın” diye konuştu.

Endişe duyan sivil toplum kuruluşları ve vatandaşlar için yeni bir adım atacaklarını belirten Kurum, “Vatandaşın içi rahat etsin diye imalat aşamasında yapılan tüm işler 7/24 kayıtta olacak. Dileyenler TOKİ’nin web sitesinden çalışmaları izleyebilecek” dedi, şöyle devam etti:

Endişe duyan sivil toplum kuruluşları ve vatandaşlar için yeni bir adım atacaklarını belirten Kurum, “Vatandaşın içi rahat etsin diye imalat aşamasında yapılan tüm işler 7/24 kayıtta olacak. Dileyenler TOKİ’nin web sitesinden çalışmaları izleyebilecek” dedi, şöyle devam etti:

PROJE GÖLE 800 METRE MESAFEDE

” İşçilerimizden, peyzaj ekiplerimize, bürokratlarımıza kadar herkesçok daha dikkatli olacak. En küçük hoyratlığa dahi müsaade etmeyeceğiz. Paylaşılan olumsuz görüntüler, Salda Gölü’nü koruma eksenli projemizi kesinlikle yansıtmamaktadır. Bizim projemiz, bembeyaz kumsallarıyla, turkuaz rengiyle, Salda’yı gelecek nesillere en güzel şekilde koruyarak aktarma projesidir. İlk etapta; Salda’da plansız, çarpık yapılaşmaya, gölün bilinçsizce kullanımına son verdik. Gölün hemen kıyısına otomobil girişini yasakladık, gölü kamp ve karavan görüntülerinden kurtardık, biriken çöp yığınlarını ortadan kaldırdık. Bilim adamlarımızla birlikte çalışarak projemizde gölden 800 metre mesafede sökülür takılır, doğayla uyumlu ahşap malzeme kullanıyoruz. Bu yapıların dışında herhangi bir yapılaşmaya kesinlikle müsaade etmiyoruz. Bir gram çimento, bir gram asfalt dökülmeyecek, tek bir çivi dahi çakılmayacak.”

HÜRRİYET
15.04.2020

Salda Gölü  Haberleri

Burdur’un Yeşilova ilçesindeki beyaz kumsalı ve turkuaz rengi suyunun güzelliğiyle “Türkiye’nin Maldivleri” olarak ünlenen Salda Gölü, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) ile mücadele tedbirleri kapsamında ziyarete kapatıldı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan imzasıyla yayımlanan karara göre, 2019’da Salda Gölü ve çevresi “Özel Çevre Koruma Bölgesi” ilan edilmişti. Yaz aylarında özellikle hafta sonraları ziyaretçi yoğunluğunun yaşandığı göl kıyısı ve çevresindeki mesire alanları, salgın nedeniyle ziyarete kapatıldı. Gölün doğal güzelliğinin en iyi izlendiği Beyaz Adalar, halk plajı ve Kayadibi Mevkisi’nde sessizlik hakim oldu. Boşalan göl kıyısını, geçen yıl 1 milyon 400 bin kişi ziyaret etmişti.

ANADOLU AJANSI
14.04.2020

Salda Gölü’ndeki Yeşilova Halk Plajı ile Beyaz Adalar kısmında vatandaşların kullanımına açılacak yapılar, temelsiz ve sökülüp takılabilir yapıda olacak. Saha dışında tek çivi çakmadan monte edilecek yapılar, ahşap malzemeden üretilecek.

Ankara

Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürü Mehmet Ali Kahraman, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’ın da yakından takip ettiği Salda Gölü ve çevresinde yürütülen çalışmalara ilişkin bilgi verdi.

Salda Gölü ve çevresinin son yıllarda tanınırlığının arttığını belirten Kahraman, alanın başta turizm ve günübirlik faaliyetler olmak üzere yoğun insan baskısı altında olduğunu, ziyaretçi sayısının günlük 10 bin, hafta sonu ve özel günlerde ise 20 bine çıktığını söyledi.

Araçların gölün kıyısına kadar girmesinin yasaklandığını, sahilde bulunan mevzuata aykırı kaçak yapıların temizlendiğini anlatan Kahraman, göl çevresindeki görüntü kirliliğinin temizlendiğini ifade etti.

Gölün kenarına çöp konteynerleri konulduğunu, çöp toplama araçları alındığını ve atık yönetimi oluşturulduğunu aktaran Kahraman, atık su toplanmasını sağlamak amacıyla da vidanjörlerin alındığını dile getirdi.

Bakanlık tarafından ilk etapta yoğun kullanıma maruz kalan alana ilişkin planlama çalışması yapıldığına işaret eden Kahraman, Yeşilova Halk Plajı ile Beyaz Adalar kısmına ilişkin proje çalışmaları ile ilgili şu bilgileri paylaştı:

“Plan ve proje kapsamında doğaya ait olma hissinin verilebilmesi amacından yola çıkılarak, mevcut yollar kullanılmadı. Alanın zeminine herhangi bir müdahalede bulunulmayacak. Saha dışında tek bir çivi bile çakmadan, monte edilerek alana getirilecek ahşap malzemeden üretilen yapılar, temelsiz ve sökülüp-takılabilir yapıda olacak. Bu yapılar gölden yaklaşık 350-400 metre mesafede, zemine zararlı olmayacak şekilde yerden yüksekte planlandı.”
Salda Gölü Çevre Düzenleme ve Millet Bahçesi Projesi onaylandı

Kahraman, Salda Gölü Çevre Düzenleme ve Millet Bahçesi Projesi’nin revize edilip son halini aldığını hatırlatarak, şunları kaydetti:

“Proje kapsamında halk plajı bölümünde 4 adet 17 metrekarelik büfe, 2 adet 27 metrekarelik kafe, 1 adet 135 metrekarelik restoran, 1 adet 63 metrekarelik yönetici-sağlık ünitesi, yöresel ürünlerin satılacağı toplam 140 metrekare olan çoklu alan oluşturulacak. Açık ve kapalı olmak üzere 3 grup satış yapısı, giyinme-soyunma, mescit, cankurtaran birimleri de projelendirildi. Toplamda yaklaşık 82 bin metrekarelik alanın sadece 1090 metrekaresinde kullanım alanı oluşturulmaktadır.
Beyaz Adalar bölümünde ise 1 adet 17 metrekarelik büfe, 2 adet 27 metrekarelik kafe, 1 adet 63 metrekarelik yönetici-sağlık ünitesi, yine vatandaşların yöresel ürünlerini satabileceği toplam 168 metrekare olan çoklu alan yapılacak. Açık ve kapalı olmak üzere 3 grup satış yapısı, giyinme-soyunma, mescit, cankurtaran birimleri de projelendirildi. Toplamda yaklaşık 27 bin metrekarelik alana 624 metrekare kullanım alanı oluşturulacak. Projenin son halini verirken halk plajı ve Beyaz
Adalar bölümündeki yapıların konulacağı alanı yüzde 50 oranında azalttık.”

Biyoçeşitlilik araştırmaları ve su kalitesi izleme çalışmaları
Alandaki canlı yaşamın araştırılması için sivil toplum örgütleri ve üniversitelerle biyoçeşitlilik araştırmalarına başladıklarını kaydeden Kahraman, şu değerlendirmede bulundu:

“Bakanlığımızca dünya harikası gölün korunması ve bu değerin gelecek nesillere aktarılmasının sağlanması amacıyla bölgenin tamamında biyoçeşitlilik araştırmalarına ve su kalitesi izleme çalışmalarına başladık. Alınan tedbirler sonucunda, yapılan su analizlerine göre göl suyu kalitesinin içme suyu standartlarına yaklaştığını tespit ettik. Yaptığımız biyoçeşitlilik çalışmaları sonuçlarına göre Beyaz Adalar bölümüne girişleri ve kumlara basmayı kademeli olarak sınırlandırabiliriz.”

Biyoçeşitlilik çalışmasıyla gölün etrafındaki hassas alanların da belirleneceğini, gölün etrafındaki köylerde konaklama imkanını artıracak aktiviteleri geliştirmek istediklerini vurgulayan Kahraman, yapıların işletmesini de valiliğin ve bölgede yaşayan köylülerin gerçekleştireceğini bildirdi.
Kahraman, Sağlık Bakanlığının Tütünle Mücadele Eylem Planı kapsamında alanda sigara içilmesinin yasaklanacağını ve dumansız hava sahası oluşturulacağını sözlerine ekledi.

Zehra Aydın TURAPOĞLU
ANADOLU AJANSI
05.03.2020

Sayın Emine Erdoğan Hanımefendi Salda Gölü’nü Ziyareti esnasında basına yansıyan sözleri:

Çevre ve Şehircilik Bakanımızın davetiyle çevre dostlarıyla birlikte Salda Gölü’nü ziyaret ettim. Kendine özgü yapısıyla Mars gezegeninin yüzey özelliklerini taşıyan dünyanın sayılı bölgelerinden birisi olan Salda Gölü, ülkemizin özenle korunması gereken bir kıymeti.

Bakanlığımızın bölgeyi korumak üzere geliştirdiği proje, araç girişinin yasaklanması, plastik ve kimyasal kullanımının kontrol altına alınması, sigara izmariti atılmaması, beton yapılaşmaya asla izin verilmemesi gibi bir dizi hassasiyet içeriyor.

Vatandaşlarımızın da işbirliği ile inşallah Salda Gölü’nü layıkıyla koruyacağız.

Emine Erdoğan, Salda Gölü - Twitter

Emine Erdoğan’ın Salda Gölü’nü ziyareti ile gözler Burdur’a çevrildi. Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, “14 Mart 2019 tarihinde Sayın Cumhurbaşkanımızın onayıyla Salda bölgesinde, 44 kilometrekare olan göl yüzeyini biz 7 kat artırarak 295 kilometrekare alanı özel çevre koruma bölgesi ilan ettik. Hiçbir şekilde burayı betonlaştırmayacağız” dedi.

Toplum olarak doğal hayat ve çevreye olan hassasiyetimiz giderek artıyor. Geleceğimiz adına son derece sevindirici olan bu sahiplenmenin son örneği Salda Gölü idi. Son iki yıldır benzersiz görüntüsü ve güzelliği ile ilgi odağı olan Burdur’daki Salda Gölü’nün imara açılacağı endişesi kamuoyunu harekete geçirmiş ve sosyal medyada çığ gibi büyüyen bir kampanyaya dönüşmüştü. Devlet de halkın bu tepkisine duyarsız kalmadı. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Salda Çölü ve çevresini korumaya alırken çevre konusunda pek çok önemli projeye hamilik eden Başkan Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan da Salda Gölü’ne gelerek incelemelerde bulundu. Erdoğan, bölgenin yapılaşmadan korunacağına dair Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum’dan teminat aldı. Burdur’un Yeşilova ilçesindeki Salda Gölü’ne yaptığı ziyaret kapsamında Lisinia Doğa Proje ve Yaban Hayatı Rehabilitasyon Merkezi’ni ziyaret eden Emine Erdoğan, merkez kurucusu Öztürk Sarıca’dan merkez, lavanta ve aromatik bitkiler ile bölgede geliştirilen susuz tarıma ilişkin bilgiler aldı.

Aslına bakılırsa Salda Gölü’nü yapılaşma kadar tehdit eden bir başka tehlike de yer altı sularının çekilmesi. Salda Gölü ve Burdur Gölü’nün suları çekilirken bölgedeki ünlü İnsuyu Mağarası’ndaki dokuz göl de kurudu. Lisinia Doğa Projesi bu kuraklığı durdurmak için geliştirilmiş sivil bir çalışma. Bu durumun bölgedeki yanlış tarım ve hayvancılık uygulamalarından kaynaklandığını söyleyen Sarıca, “Lisinia Proje alanı Burdur gölünün kenarında bir alan ve Burdur Gölü sularını her geçen gün daha hızlı kaybetmekte. Salda Gölü de sularını hızlı bir şekilde kaybediyor. Birincil sebep küresel ısınmaya bağlı buharlaşma, ikinci sebep ise büyükbaş hayvancılıkta kaba yem üretimi için yetiştirilen ve birer su canavarı olan mısır yonca üretimi.” şeklinde konuşuyor.

ZİYARETÇİ SAYISI SINIRLANDIRILMALI

Öztürk Sarıca bu noktaya nasıl gelindiğini ise şu sözlerle özetliyor: “1990’lı yıllarda öz kültürümüz olan keçiler ormanın zararlısı ilan edildi ve erozyon sebebi olarak gösterildi. Dağlar keçilere yasaklanınca var olan keçi varlığı da hızlı bir şekilde azaldı. Buna bağlı olarak da 1996-97’lerde ülkemiz et ve süt ihtiyacını karşılayamaz duruma geldi. Bu ihtiyacı karşılamak için yurtdışından sabahtan akşama kadar otlayan ve ülkemiz koşullarına çok uygun olmayan inekler ithal edildi. Bu inekleri doyurmak için birer su canavarı olan mısır ve yonca üretmek gerekiyordu. Dolayısıyla sulama göletleri yapıldı ve sondajlarla gelecek nesillerin içme suyu olacak sular tarımda kullanıldı. Bu sebeple pek çok göl ve sulak alanımız kurudu. Burdur Gölü ve Salda Gölü de bu durumdan nasibini aldı. Burdur gölü suyunun yarısını, Salda Gölü de çok derin bir göl olmasına rağmen su potansiyelinin ciddi bir bölümünü kaybetti. Ülkemiz gölleri kapalı havzadır yani çevresel yağışlarla dolar. Bu da şu demektir havadaki kirlilikler ve yeryüzü kirlilikleri yağmurlarla göllere taşınır. Göller sularını kaybedince geriye kalan kirlilikler toz şeklinde rüzgârlarla insanlara ve çevreye taşınınca çevre felaketlerine sebep olur.”

Başgösteren tehlikeyi bertaraf etmek ve insan eliyle yapılan bu tahribatı tersine döndürmek için iki proje başlatmış Öztürk Sarıca. Önce yörenin yerli ırkı olan ve kaybolmaya yüz tutmuş Honamlı keçisini çoğalarak 300 başa ulaştırmış. Susuz tarımla ilgili de çalışmalar başlatan Sarıca 3000 dekarlık alanda su tüketmeyen lavanta başta olmak üzere kekik, adaçayı ve 30’a yakın aromatik bitki üretimine başlamış. Çevre ve Şehircilik Bakanlığının Salda Gölü’yle ilgili uygulamalarını doğru bulduğunu söyleyen Sarıca, “Son yıllarda Salda Gölü kirliliğe teslim edilmek üzereydi. Gelen ziyaretçi sayısının fazlalığı ve altyapı yetersizliği içimizi acıtan bir durumdaydı. Çözümler yerinde ve gerekli olmuş. Sadece sosyal tesisler gölden biraz daha uzakta yapılabilir. Bu sayede göl ekosistemi daha az etkilenmiş olur. Yapılar doğal ve günübirlik ziyaretçilerin ihtiyacını karşılayacak biçimde olmalı ve kesinlikle yapılaşmaya izin verilmemeli.” diyor.

Gerçekten de Salda Gölü, göz kamaştıran bir güzelliğe sahip. Ancak göl kıyısının plaj olarak kullanımı ne kadar önlem alınırsa alınsın uzun vadede bölgeyi korumayı zorlaştıracak bir tercih. Böylesi özel bir doğal güzelliğin sadece seyir ve fotoğraf gezileri için ziyaret edilmesi belki de en sağlıklı çözüm.

YARALI KUŞLAR DOĞAYA DÖNDÜRÜLÜYOR

Burdur Gölü, dünyada nesli azalmakta olan Dikkuyruk Ördeklerinin dünya popülasyonunun, yaklaşık yüzde 75’inin kışladığı ve sayıları 11 bine ulaşan fauna varlığı ile uluslararası kriterlere sahip bir sulak alan. Özellikle gölün kuzeyinde ve doğusunda yoğunlaşan kuş popülasyonu, kuş gözlemcisi doğa tutkunlarının ilgisini çekiyor. Burdur Gölü’nün güneybatı yönünde yer alan, “Burdur Gölü Su Kuşları Yaban Hayatı Koruma Sahası”; Flamingo, Tepeli Patka, Kuğu, Angıt, Sakarmeke gibi tespit edilebilen 85 kuş türü varlığı ile “Ornitoloji Turizmi” kapsamında, Kuş Gözlemciliği’ne elverişli bir konuma sahip.

Zararlı kimyasallara çok duyarlı olan yaban hayvanlarının sayısı o yörenin doğallığı ile doğru orantılı. Dolayısıyla bu alanın korunması ve geleceğe taşınması adına yaban hayatının sürdürülebilirliği çok önemli. Bu meseleyi de kendine görev edinen Öztürk Sarıca ülkemizin ilk Yaban Hayatı Rehabilitasyon Merkezlerinden biri olan “Lisinia Burdur Yaban Hayatı Rehabilitasyon Merkezi” ni kurmuş. Burdur Gölü havzasında özellikle avcılar tarafından vurulmuş, kimyasallar yüzünden zehirlenmiş ve çeşitli hastalıkları olan yaban hayvanlarının korumaya alındığı merkezde tedavisi gerçekleştirilen kuşlar tekrar doğaya kazandırılıyor. Bugüne kadar merkeze gelen 584 hayvandan 394’ü tedavi edilerek doğaya salınmış. Halen 40 tane yaban hayvanının tedavi ve rehabilitasyonu devam ediyor. 

KORUYARAK TURİZME AÇILMALI

Emine Erdoğan’a Salda Gölü ziyaretinde Çevre, Eğitim, Sağlık ve Sosyal Yardımlaşma Vakfı (ÇESAV) Yönetim Kurulu Başkanı İmren Aykut, Doğal Hayatı Koruma Vakfı (WWF) Türkiye Genel Müdürü Aslıhan Pasinli ve dünya dalış rekortmeni Şahika Ercümen de eşlik etti. Salda Gölü ile ilgili göle gelen ziyaretçi sayısını artıran değil sınırlayan bir yönetim planı hazırlanması gerektiğine dikkat çeken Pasinli, Salda’nın ülkemizdeki 122 önemli özel bitki alanından biri olduğunun altını çizdi. Pasinli, şöyle konuştu: “Salda çevresinde 22 endemik bitki türü tehlike altında. Dünyada koruyarak turizme açılan doğal güzelliklerle ilgili çok iyi örnekler var. Crand Canyon bunun en iyi örneklerinden biri. Günlük belli bir sayıda ziyaretçi alınıyor. Kapasite dolduğunda girişe izin verilmiyor. Biz de Salda’da böyle bir çalışma yürütebilir, koruyarak sınırlı şekilde turizme izin verebiliriz. Mesela kuş gözlemi, tracking gibi etkinlikler yapılabilir. Bu konuda görüşlerimizi Hanımefendi’ye ilettik ve olumlu yanıt aldık. Bu konuda detaylı bir çalışma yapılması ve bir yönetim planını çıkarılması için bizi Çevre Bakanlığı yetkilileriyle buluşturdu. Tabiat Koruma Genel Müdürü ile uzman ekibimizin buluşması için talimat verildi. Önümüzdeki günlerde bu buluşmayı gerçekleştirip bölgeyi koruyarak turizme açmak için çalışma başlatacağız.

BİR DOĞAL HAYAT MUCİZESİ: LİSİNİA

Ailesinden üç kişiyi kanser sebebiyle kaybeden Öztürk Sarıca, insanların kanser olmaması için doğal hayatı koruyup canlandıracak Lisinia Doğa Projesi’ni hayata geçirmiş. Hiçbir fon, destek, hibe ve bağış kabul etmeden dokuz alt projeyi devam ettiren Sarıca, ailesinin birikimi ve çocuklarının geleceği olan üç milyon doları kaynak olarak kullanmış.

Yaban Hayvanları Rehabilitasyon Merkezi Projesi, Doğa Okulu Projesi, Yerli Irkların ve Tohumların Geliştirilmesi ve Gen Muhafazası Projesi, Doğa Dostu Tarım Uygulamaları, Ekolojik Tarım Uygulamaları Projesi, Zararlı Kimyasallar ve Kansere Karşı Proje, Tedavide Doğal Yöntemler Homeopati ve Fitoterapi Projesi, Yenilenebilir Enerji Yöntemleri Projesi ile Burdur Gölü ve Sular İçin Proje Sarıca’nın devam ettirdiği çalışmalar.

Bölgenin eski çağlardaki adı olan Psidya’nın en önemli şehirlerinden biri Lisinia. Merkez adını doğan ve batan güneşin, ay ışığının sudaki pırıltısı anlamına gelen bu isimden almış.

375 dekarla Burdur’un Yeşilova ilçesine bağlı Akçaköy’de Türkiye’nin ve Avrupa’nın görseli en yüksek lavanta bahçesi olan Akçaköy Lavanta Deresini oluşturan Sarıca, burada susuz olarak aromatik bitkiler yetiştiriyor. Ayrıca bu bitkilerin yağlarının çıkartılması, kurutulması ve yağlardan yapılmış nihai ürünlerin elde edilmesi ve bunun ekoturizmle pazarlanmasını ile de yöre çiftçisine doğal dengeyi bozmadan gelir elde edecekleri bir istihdam alanı açıyor.

Ulusal ve uluslararası turizm ve fotoğraf sanatçıları için gözde mekanlardan biri haline gelen Lisinia’da bu yıl itibariyle 400 bin, Akçaköy Lavanta Deresi’nde ise 100 bine yakın ziyaretçi ağırlamışlar. Yöre halkı ve Türkiye çiftçisini ucuz maliyetli lavanta fide dikimine özendirmeye çalıştıklarını anlatan Sarıca, merkezde susuz tarımla ilgili de eğitimler veriyor.

Gülcan TEZCAN
STAR GAZETESİ
07.09.2019

Türkiye’de sigara içilmeyen ilk dumansız sit alanı bölgesi oluşturulması için bir çalışma yürütülüyor.
Bu yer Salda Gölü. Özellikle beyaz kumlu bölgede sigara içilmemesi ve izmaritlerin kuma zarar vermemesi için bir çalışma yapılıyor.

Geçen hafta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan ve Bakan Murat Kurum ile birlikte Salda’daydım. Her iki isim de betonlaşmaya izin verilmeyeceğini ve beyaz kumsalın korunmasına yönelik çalışmaların sürdürüleceğini söylemişti. Zaten gidince eski halinin fotoğraflarını görünce de Çevre Bakanlığı’nın bölgeyi korumaya yönelik neler yaptığına şahit olmuştuk.

Betonlaşmaya izin vermeyecek olan bakanlık, gölün sahip olduğu ekosistemi korumaya yönelik projeyi hayata geçirecek. Ama bu bölgede turizmin de artması isteniyor.

Yapılacak uygulamalarla hem ziyaretçilerin günü birlik ihtiyaçları karşılanacak hem de göl korunacak.
Yapılanlar ve alınacak tedbirler Emine Erdoğan ve Çevre Bakanlığı’nın Salda Gölü’nün doğal haliyle korunmasına ne kadar önem verdiğini gösteriyor.
Salda’nın korunmasına yönelik yol haritasında şunlar öne çıkıyor:

– Özellikle beyaz kumlu bölge, sigara içilmeyen Türkiye’deki ilk dumansız sit alanı olacak.
– Göl çevresinde kademeli olarak tek kullanımlık plastik, kozmetik krem ile her türlü kimyasal kullanımının da kademeli olarak satışı ve kullanımı yasaklanacak.
– Beyaz adalarda ayakkabıyla giriş yasaklanıp yerine ahşap taşınabilir ve yeri değiştirilebilir yürüyüş yolları yapılacak.
– Turizm faaliyeti esnasında oluşacak zaruri ihtiyaçların giderilmesi için temel ihtiyaç birimleri tamamen ahşap ve kum zemine zarar vermeyecek şekilde yapılacak.
– Emine Erdoğan’ın önerisiyle çevre ve doğa koruma dernek temsilcileri de Salda projesinin yürütülmesinde bakanlıkla birlikte çalışacak.

Sikorsky kuralları

Salda Gölü’ne giderken ilk defa Sikorsky helikopterine bindim.
Sikorsky deyip geçmemek lazım. Onun da iniş ve biniş kuralları var:

– Ön taraftan binilip inilir, arkaya doğru kesinlikle gidilmez.
– Uçuşta kulak tıkacı kullanılır yoksa inişte bir miktar kulaklarda olumsuzluk hissedebilirsiniz.
– Pencerelerdeki ve kapılardaki kollarla kesinlikle oynanmaz.
– Pilotlarla rahatlamak için konuşulur, onlar uçuşun ne kadar güvenli olduğunu size anlatır…

Pakdemirli hangi uçağı kullanacak?

Orman yangınlarını söndürmede THK’nın uçakları tartışma konusu olmuştu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Orman Bakanı Bekir Pakdemirli’ye yangın söndürme uçağı alması talimatı vermişti. Bakan Pakdemirli pazartesi uçak alımı için Rusya’ya gidiyor. Rusya’da uçak inceleyecek ve alınıp alınmayacağına karar verecek olan Pakdemirli ayrıca pilot. Bakan Pakdemirli’nin, yangın söndürme uçağını kullanarak bizzat kendisinin test etmek isteği de Rusya’ya iletilmiş…

Bir kez olsun tepki koyun
Diyarbakır’da anneler çocukları için HDP’nin önünde.
Destek günden güne artıyor.
AK Parti ‘bir kez olsun tepki koyun’ çağrısı yapıyor:

“Ormanları yakanların PKK’lı olduğunu duyunca kafalarınızı kuma gömdünüz. Hatta PKK’nın yaptığına inanmadınız. Bari PKK tarafından kaçırılan gencecik fidanlara sahip çıkın.”

Mesaj net…

Abdullah KARAKUŞ
MİLLİYET GAZETESİ
07.09.2019

Salda’daki çalışmalarımızı yerinde inceleme davetimizi kabul ederek bizleri onurlandıran Sayın Emine Erdoğan Hanımefendi’ye bugün tabiat harikası gölümüzü ve çevresini korumak için hayata geçireceğimiz projemizi anlatacağız.

Murat  Kurum,  Salda  Çalışmaları - Twitter
T.C. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı - Pscp.tv




Sayfalar
İletişim

Site : csb.gov.tr
Tel   : +90 (312) 410 10 00
Faks : +90 (312) 410 10 00